Vahşi doğada var olmaya devam etmelerine rağmen, papağanlar artık dünyanın en tanınmış evcil hayvanıdır. Bu kadar popüler olmalarının en büyük nedenlerinden biri akıllı olmalarıdır. Evde papağan varsa kendinizi asla yalnız hissetmezsiniz,Onunla oyunlar oynar ve ona gerçek bir tavırla yaklaşırsanız, ona konuşmayı öğreterek küçük sohbetler bile yapabilirsiniz.
Yüzlerce çeşidi bulunan papağanların rengarenk tüyleri, onları eşsiz kılan özelliklerinden biridir. Ayrıca diğer evcil hayvan türlerinden çok daha uzun yaşar. Onu gerçek bir dost olarak görmemizi sağlıyor. Peki bu sert gagalı kuşları ne kadar iyi tanıyoruz? Papağanlarla ilgili bazılarını ilk kez duyacağınız ilginç bilgilere gelin biraz daha yakından bakalım.
Papağan çeşitleri hakkında farklı bilgiler:
- Yüzlerce farklı papağan türü vardır.
- Papağanların yemek yeme şekli insanlarınkine benzer.
- Papağanlar çok zeki ve taklitçi kuşlardır.
- Bir papağan ömür boyu yoldaşınız olabilir.
- O gerçek bir aşk kuşudur.
- Papağan yavrusu bakımı oldukça zordur.
- Tavuk gibi bir papağan çeşidi vardır.
- Çok açsa, seni yiyebilir.
- Hindistan’a gidersen papağanını evde bırak.
- Korsanların papağan beslediği efsanesi eski bir romana dayanmaktadır.
Yüzlerce farklı papağan türü vardır:
Şimdiye kadar tanımlanmış üç farklı papağan ailesi vardır; En iyi bilinen çeşit olan Psittacoidea, kakadu olarak bilinen Cacatuoidea ve Yeni Zelanda’ya özgü Strigopoidea. Bu üç farklı papağan familyasına ait 400’e yakın türün olduğu bilinmektedir. Bilinen birden fazla türü Asya, Avustralya, Orta Amerika, Güney Amerika ve Afrika’da bulunmaktadır. tropikal veya subtropikal iklimlerde yaşarAncak Kea gibi dağlık bir ortamda yaşayan ve ağaç köklerine yuva yapan çeşitleri de vardır.
İnsanlar için emsal yiyen papağanlar:
Elbette kuş olduğu ve elleri olmadığı için iki parmaklı ayaklarını ön ve arka olmak üzere kavramak için kullanır. Ayaklarıyla mamasını sıkıca kavrayan papağan, ağzına kadar yiyor. Eğer besini kavrayıp ağzına götürmek yetmez ise güçlü çenesi devreye girerek sert çekirdekleri, kabuklu yemişleri ve kalın kabuklu meyveleri kolaylıkla parçalayarak içine ulaşır. Bazı evcil papağanların gagalarının gücüyle içinde bulundukları metal kafesleri kırdıkları görülmüştür.
Papağanlar çok zeki ve taklitçi kuşlardır:
Kolay matematik görevleri yapan ve oyun oynayan papağanlar görmüş olabilirsiniz. Bunun nedeni ise, beynin nöral yapısının primatlarınkine benzer olmasıdır. Yetişkin bir papağan, 4 yaşındaki bir çocuğa benzer bir mantığa sahiptir. Bu yüzden konuşabiliyor. Ses telleri olmayan papağan, boğaz kaslarını esneterek konuşmasını sağlayan bir hava akımı oluşturur.
Elbette papağanlar bildiğimiz gibi konuşmazlar, çok duydukları kelimeleri taklit ederler. Bunun nedeni ise Onlar sosyal yaratıklardır ve sürünün diğer üyesi olan sizinle bağlantı kurmak isterler. Nitekim odaya her girdiğinizde bir papağan size merhaba diyebilir. Alex adında bir Afrika gri papağanı hayatı boyunca yüze yakın kelimeyi bu şekilde öğrenmiş ve kullanmıştır.
Bir papağan ömür boyu yoldaşınız olabilir:
Diyelim ki yirmi yaşındayken iki yaşında bir papağan aldınız. O papağan, sen seksen yaşına geldiğinde hâlâ seninle yaşıyor olabilir. Afrika gri papağanı 60 yıldan fazla yaşayabilir. Amerika papağanı 25 – 50 yıl, orta boy çeşitleri 15 – 20 yıl yaşayabilir. Papağanın ömrü uzunluğuna paraleldir. Bir papağan ne kadar büyükse, ömrü o kadar uzun olur. Doğal genetik özellik olarak büyük olacağı için hayvanın daha uzun yaşamasını şişmanlatmaz.
Gerçek bir aşk kuşu:
Farklı örnekleri olsa da papağanlar genel olarak bilinene göre tek eşlidir. Erkek ve dişi bir kez bir araya geldiklerinde hayatlarını birlikte geçirirler. Elbette sadece üreme mevsiminde, erkeğin vahşi gösterilerinden sonra çiftleşirler ama çiftleşip dağılmazlar. Birlikte yiyecek ararlar ve yerler, birbirlerini temizlerler, yavruları birlikte büyütürler ve yan yana uyurlar.
Papağan yavrusu bakımı çok zordur:
Erkek papağanla çiftleştikten sonra dişi 2 ila 8 orta boy yumurta bırakır. 18 ila 30 günlük bir kuluçka süresinin ardından yumurtalardan papağan civcivleri çıkar. Papağan yavruları kör ve çıplak doğarlar. Doğumdan sadece iki hafta sonra gözlerini açabilirler. İlk tüyleri ancak 3 haftalıkken çıkar. Cinsine göre değişmekle birlikte yavru papağan bazen bir yaşına kadar, bazen de dört yaşına kadar anne babasına ihtiyaç duyar.
Tavuk gibi bir papağan çeşidi vardır:
Yeni Zelanda’ya özgü bir cins olan Kakapo papağanı, uçamadığı için papağan türü olmasına rağmen daha çok tavuğa benzer. Yeşil ve sarı tüylere sahip olan canlının ağırlığı yaklaşık 4 kilo. Uçamaz çünkü kanatları uçabilecek kadar güçlü ve uzun değildir. Elbette soyu tükenmek üzere çünkü mangalda tavuk gibi ortalıkta dolaşmakla meşgul.Şu anda bilinen 123 Kakapo papağanı var.
Çok açsa, seni yiyebilir:
Güçlü gagalarıyla etimizi parçalara ayırması elbette onun için zor değil ama işin püf noktası bu. Papağanlar omnivordur, bu nedenle et de yerler. Tabi bu et yeme olayı daha çok küçük böcekleri yırtıcı bir yapıda yemek şeklinde oluyor ama bu bile onları omnivor yapıyor. Papağanların ana besini rengarenk meyve ve sebzelerdir. Fındık ve tohumların yanı sıra mango, muz, kabak, kuşkonmaz gibi çeşitli meyve ve sebzeler verirseniz asla et aramazlar.
Hindistan’a giderseniz papağanınızı evde bırakın:
Yabani hayvan türlerinin uluslararası yasalarda belirtilen evcil hayvan olarak tutulması yasa dışıdır. Ancak yerel yasalar da var. Örneğin Hindistan yasalarına göre papağanlar ülkede yabani ilaç olarak kabul ediliyor ve onları evcil hayvan olarak beslemek yasa dışı. Hindistan’da papağan yetiştirirseniz, para cezası ve hatta 6 yıl hapis cezası ile karşılaşabilirsiniz. Ülkemizde de farklı türde yaban hayvanlarını besleyenler için benzer uygulamalar bulunmaktadır.
Korsanların papağan beslediği efsanesi eski bir romana dayanmaktadır:
Filmlerde, dizilerde ve korsan bahislerinin olduğu kitaplarda mutlaka bir korsanın, özellikle de kaptanın omzunda sinir bozucu konuşan bir papağan görürüz. Bunun nedeni ise, Define Adası, Robert Louis Stevenson tarafından 1881’de yazılmış bir romandır. Romandaki korsan Kaptan Flint karakteri, günümüzde de alıştığımız gibi omzunda evcil papağanıyla dolaşıyordu. Çünkü o zamanlar papağanların doğal yaşam alanları bilinen medeniyetlerden uzak adalar olduğu için oraya sadece denizciler gidip papağan sahibi olabiliyorlardı. Artık hepimiz omuzlarımızda papağanlarla seyahat edebiliriz.
Konuşması ve rengarenk tüyleriyle hepimizin kalbini kazandı. dünyanın en bilinen evcil hayvanı papağan ve çeşitleri hakkında ilginç bilgilerden bahsettik.Lütfen papağanların son derece hassas canlılar olduğunu ve uygun şekilde bakılmadıkları takdirde intihar bile edeceklerini unutmayın.
